Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM), Avrupa Birliği’nin karbon emisyonlarını azaltma ve karbon kaçağını önleme amacıyla geliştirdiği bir ticari mekanizmadır. Bu mekanizma, AB içinde sera gazı emisyonlarını kontrol altında tutmayı ve aynı zamanda ithal edilen ürünlerin emisyonlarını da değerlendirmeyi amaçlamaktadır. SKDM, Avrupa Birliği’nin mevcut emisyon ticaret sistemi (ETS) ile benzer bir karbon fiyatlandırma mekanizması oluşturmayı hedefler. AB’de üretilen ürünlerin yanı sıra ithal edilen ürünlerin de emisyonlarını kapsayacak şekilde tasarlanmıştır. Bu sayede, karbon kaçağı riskiyle karşı karşıya kalan birlik, ihracat yapmak isteyen üreticilere de emisyon sınırlamaları uygulama modelini benimseyecektir.
Karbon düzenleme mekanizması kullanımı sayesinde karbon tüketimi minimum seviyeye düşmektedir. Doğa için yararlı olan bu çalışma düzeni sayesinde hedeflenen başarıya ulaşmak çok daha hızlı hale gelmektedir. Uluslararası toplumlar tarafından tercih edilen bu sistemler sayesinde iş alanında önemli adımlar atılmaktadır.
Aynı şekilde meydana gelen ticaret tamamen iklim dostu bir hal almaktadır. Karbon düzenleme alanında farklı yükümlülükler bulunmaktadır. İklim değişikliğinde de bu yükümlülükler kullanılmaya ve uygulanmaya devam etmektedir.
Avrupa Birliği İle Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Nasıl İlerler?
Avrupa Birliği ile beraber yürütülen bu çalışmalar resmi gazetelerde yayımlanmaktadır. Oldukça açık bilgiler içeren bu yönetmelik sayesinde geniş bir ürün yelpazesi hedeflenmektedir. Hedeflenen ürünler için farklı sektör çalışmaları da gerekli noktalara dikkat ederek ticaret planı oluşturmaktadır.
Başlangıç seviyesinde sınırda karbon kaçağının önlenmesi adımı yer almaktadır. Aynı şekilde farklı sektörlerde de sınırda karbon düzenleme kurallarına dikkat edilmesi gerekmektedir. Geçiş döneminde ise nihai yükümlülükler yerine getirilmektedir.
Sınırda Karbon Mekanizmasının Türkiye Üzerinde Etkileri Neler Olacak?
Sınırda karbon mekanizmasının Türkiye üzerinde etkileri genel olarak %40,6 oranında pay almak olacaktır. Aynı şekilde toplam ihracatı da büyük çoğunlukta etkilemektedir. Türkiye içerisinde devam eden ticari faaliyetlerin her birinde önemli adımlar atılmaktadır. Aynı şekilde dış ticaret oranında da gelişimler meydana gelmektedir.
AB dönüşümü kaçınılmaz olan bu sistemler hem üretim hem de tedarik aşamalarında ticareti desteklemektedir. Başka bir deyişle verilen hizmetlerin en doğru şekilde yönlendirilmesi ve analiz edilmesi gibi alanlarda doğru işlere imza atılmaktadır.
Ticaretin İlerlemesi İçin Sınırda Karbon Düzenleme Çalışmaları
Ticaretin ilerlemesi için veri analizleri kısmında karbon düzenleme çalışmaları ilk sırada yer alır. Aynı şekilde ticari faaliyetlerin her birinin en doğru şekilde belgelenmesi ve uygulanması da ticaretin sistematik biçimde ilerlemesini sağlar. Kısa ve orta vadeli olacak şekilde dış ticaret alanında ulusal düzenlemeler getirilmektedir.
Oluşan ek idari yükümlülükler ise AB ile ülkemiz arasında meydana gelen ticari faaliyetlerin artmasına yardımcı olur. Bu noktada bilgi sahibi olan firmalar karbon düzenleme mekanizmalarına oldukça dikkat etmekte ve ülke ekonomisine destek vermektedir.
Sınırda Karbon Düzenleme Çalışmaları Hangi Sektörleri Kapsar?
Sınırda karbon düzenlemeleri içerisinde genel olarak inşaat sektörü ve elektrik sektörleri yer almaktadır. Aynı şekilde demir çelik ve gübre üretimlerinde de sınırda karbon çalışmalarına yer verilmektedir. Çimento, alüminyum ve hidrojen alanlarında da sektör içerisinde pek çok düzenleme yer almaktadır.
Sınırda karbon mekanizmalarının kullanılması sayesinde karbon kaçağı oluşum riski de sıfıra inmektedir. Geniş bir ürün yelpazesi içeren bu sektörler usul ve esaslara uygun şekilde bir hesaplamaya tabii tutulmaktadır. Böylelikle karbon beyanında bulunma zorunluluğu getirilmiştir.
AB Belgelerine ve Standartlarına Uygun Karbon Düzenleme Mekanizmaları
AB belgelerine ve standartlarına uygun şekilde karbon düzenleme mekanizmaları kurulmaktadır. Bu sayede ithal edilen eşyalar doğru bir şekilde raporlanmaktadır. Aynı şekilde hesaplanan emisyonlarda da ithal eşya planı çıkarılmaktadır. AB’de bulunan ithalatçılar böylelikle Türkiye ile bağlantılı ticaret yapmaya başlamaktadır.
Belgelerin her birinin eksiksiz ve doğru bir şekilde hazırlanması da verilerin toplanması aşamasında yardımcı olmaktadır. İlgili pek çok sektör içerisinde önemli sorumluluklar getirilmektedir. Aynı şekilde rehber dokümanlarda dolaylı olarak paylaşılmaktadır.
Avrupa’daki İthalatçıların İhracatçılardan Talep Edecekleri Nelerdir?
Avrupa ithalatçılarının ihracatçılardan talep edecekleri sırasıyla;
- İthalat oranı ve miktarı
- Malın kombine kodu
- Menşe ülkesinin ne olduğu
- Malın üretildiği tesise ilişkin şirket adı ve bilgileri
- Üretim ve yönetim alanındaki parametre bilgileri
- Çelik ve metal ürünler için çelik üretim tesis kimlik bilgileri
- İthal edilen herhangi bir malın dolaylı ya da doğrudan gömülü emisyonlar olup olmadığı
- Menşe ülkesine verilen karbon fiyatı ve ödeme tutarı
- Hesaplama yöntemleri, bu şirketler arasındaki ticari faaliyetlerdir.
ProManage Cloud MES (Manufacturing Execution System – Üretim Yürütme Sistemi) çözümleri, endüstriyel tesislerin üretim süreçlerini optimize etmelerine ve sürdürülebilirlik hedeflerini karşılamalarına yardımcı olmak için tasarlanmıştır. Bu sistemler, tesislerin enerji tüketimini, atık üretimini ve karbon emisyonlarını izleyebilir, analiz edebilir ve raporlayabilir.
ProManage Cloud MES sistemleri, endüstriyel tesislerin sınırda karbon düzenlemesi hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olurken aynı zamanda verimliliği artırır ve maliyetleri azaltır. Bu sayede, şirketler hem çevresel etkilerini azaltabilir hem de rekabet avantajı elde edebilirler.
Bonus Webinar İzlemek İçin Tıklayın